Emin Barın (1913 - 1987)

Biyografi

Bolu hattat ve mücellidlerinden olan Mehmed Tevfîk Efendi’nin oğlu olan Emin Barın 1913 yılında orada dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini Bolu’da tamamladıktan sonra İstanbul’a giderek Dârü’l-mu’allimîn’e girmiş, 1932’deki me’zuniyetinin ardından de Bolu’ya bağlı Berk Köyü’nde mu‘allim olarak görev yapmağa başlamıştır. Resme olan alakası nedeniyle 1934 senesinde sınavla Ankara’daki Gazi Terbiye Enstitüsü’nde Resim-İş Bölümü’ne kabul edilmiş olan Emin Barın, buradan mezun olduktan sonra Ma‘arif Vekâleti’nin açtığı sınavı kazanınca, Almanya’da yazı ve cild eğitimi alma şansı yakaladığı gibi, bu husustaki bilgi ve görgüsünü arttırması amacıyla İstanbul’daki Milli Eğitim Basımevi’nde görevlendirilmişti. Bu yeni görevi, onun hayatında yepyeni bir dönemin başlamasına da neden olmuştu. Mezuniyet için hazırlaması gereken yeterlilik tezinde, babasından aşina olduğu “Osmanlı hattatlığı” konusunu seçtiğinden, Güzel San‘atlar Akademisi’nde altı aylık bir staj dönemi geçiren Emin Barın bu süre zarfında Kâmil Akdik’ten hüsn-i hat dersleri almış, bir yandan da Necmeddîn Okyay’dan klasik Türk cild san‘atının inceliklerini öğrenmişti. Nihâyet 1937 yılında Almanya’ya giderek, Weimar’da Profesör Dorfner’den cild dersleri almağa başlayan Emin Barın, yaptığı bir cild ile Hamburg Kitap Fuarı’nda birincilik ödülü kazanınca, Leipzig Kitapcılık ve Matba’acılık Akademisi’ne davet edilir. Burada da Profesör Thiemann’dan modern yazı, Profesör Wiemeler’den de cildcilik üzerine ihtisâs yapar. Ancak Cihan Harbi’nin patlak vermesi ve memleketten gelen îkaz üzerine, vatanî görevini yapmak için İstanbul’a döner.

Daha sonra yeniden Almanya’ya gidip yarım kalan ihtisâsını tamamlayan Emin Barın, 1944 yılında Türkiye’ye dönerek Milli Eğitim Basımevi’ nde göreve başlar. Aynı yıl Güzel San‘atlar Akademisi’nde gerçekleştirdiği sergiye iştirâkle Dekoratif San‘atlar Bölümü’ne öğretim görevlisi olur. 1946 senesinde, tedâvüle çıkarılacak yeni madenî paraların yazılarını yazmakla görevlendirilen Emin Barın, İstanbul’un 500. Fetih Yıldönümü kutlamaları kapsamında bazı kitâbeler hazırladığı gibi, Fâtih Dîvânı’nın basım çalışmalarına da iştirâk eder.

Bir süredir üzerinde çalışmakta olduğu Anıtkabir’in yazılarını da 1953 yılında tamamladıktan sonra 1955’te Yunus Emre’nin mezarındaki yazıları yazıp Akademi bünyesinde bir yazı ve cilt atölyesi te’sis ederek, Türk cilt san‘atının canlandırılmasına hizmet eder. Bu atölyede ürettiği Fatih Dîvânı’nın cildi ile 1958 senesindeki Brüksel Fuarı’nda birincilik ödülü alan Emin Barın, 1968 yılında Gülbenkyan Müzesi’ndeki İslamî yazma kitapların restorasyonu için Portekiz’e davet edilir.

Üç yıl süren bu mesâ‘îsi esnâsında modern yazı teknik ve üslûbları üzerinde çalışmağı da ihmâl etmez. Bu zamana kadar yazı san‘atlarına olan ilgisi daha çok Latin harfleri ile oluşturulan modern kompozisyonlar ile diploma ve berât yazıları üzerine olan Emin Barın, bir mimar arkadaşının ricâsı ile yazdığı kûfî besmele ile Osmanlı hat san‘atında da eser vermeğe başlar. Kendi ifâdesine göre, hocası Kâmil Akdik’e verdiği sözü yirmibeş yıl sonra tutmuştur. Özellikle dîvânî ve kûfî yazıları üzerine yoğunlaşmış olan Emin Barın, Almanya’da aldığı grafik eğitimini Arap harflerine uygulayıp gelenek ile modernite arasında köprü kuran yeni ve çağdaş kompozisyonlar üretmiştir. Bir yandan da yazı dersleri vermekte, Akademi’deki atölyesinde her Perşembe günü yazı meraklılarını ağırlamaktaydı. 1983 yılında emekliye ayrıldıktan sonra, çalışmalarına şahsi atölyesinde devam etmiştir. Cild san‘atı üzerine ulusal ve uluslararası bazı konferanslarda tebliğler veren Emin Barın, 1978’de Akademi’de, ertesi sene Ankara’daki İş Sanat Galerisi’nde kişisel sergiler açmış, yurtdışında da Malezya, Paris ve Almanya’da hat sergileri düzenlemiştir. 1983’te İstanbul’daki Garanti Bankası Galerisi’nde düzenlenen şahsî sergisinden bir müddet sonra vefat etmiştir. 

Ankara Resim ve Heykel Müzesi'ndeki Eserleri 

TS-0057-Ebrulu Halkar, 

TS-0079-Küfi hat, 

TS-0138-Bismillahirahmanirrahim,  

TS-0139-Bismillahirahmanirrahim, 

TS-0140-Bismillahirahmanirrahim, 

TS-0141-Bismillahirahmanirrahim, 

TS-0142-Maşallah, 

TS-0143-Bismike Allah, 

TS-0144-Hiç, Hiç, Hiç,  

TS-0146-Allah, 

TS-0147-Bismillahirahmanirrahim, 

TS-0149-Bismillahirahmanirrahim 

 

Kaynakça