63. Devlet Resim ve Heykel Yarışması Sergisi Kataloğu

Katalog'dan;

Devlet Resim ve Heykel Sergisi, 2002  - Prof. Dr. Adnan Turani 

"Devlet Resim ve Heykel Sergisi'nin doğum yeri Atatürk Ankarası'dır. Doğum tarihi ise 1939'dur. O tarihten günümüze bu sanat gösterisi aksatılmadan her yıl düzenlenmiştir. Amaç, Türk plastik sanatçılarının seçilmiş çalışmalarını sergilemek, tanıtmak ve güzel sanatlar alanında toplumumuzu eğitmektir. Hasan Ali Yücel'in Milli Eğitim Bakanlığı döneminde Güzel Sanatlar Genel Müdürü olan değerli hocamız Ord. Prof. Suut Kemal Yetkin'in girişimi ile bugünkü adı ile anılan Devlet Sergisinin ilki 1939 yılında düzenlenmiş ve o zamanların en güzel bir yayını olan ve aklımda kaldığına göre yalnız altı sayı çıkarılabilen bir de Güzel Sanatlar Mecmuası yayımlanmıştır. Kuruluşundan 1975'lere değin Devlet Resim Heykel Sergilerinde Türk resim ve heykelinin genel sanatsal eğilimleri, teknik deney birikimleri ve kişilik iradeleri saptanabiliyordu. Ancak aşağı yukarı 1975'lerden sonra, bu sergiye Türk resim ve heykelinin adı geçen önemli isimleri katılmamaya başlamış ve dolaylı olarak bu önemli sergileme, Türk resim ve heykelinin genel çağdaş düzeyini yansıtmaktan bir ölçüde de olsa uzaklaşmıştı. Ve giderek yalnız genç kuşağın çalışmalarını büyük oranda yansıtan resmi bir sergi kimliği ile bugünlere değin devam ettirilmiştir. 
Devlet Resim Heykel Sergilerinin, gene de Türk plastik sanatlarının en büyük ve kapsamlı gösterilerinden biri olduğunu belirtmek yanlış olmaz. Sergilenmeye gönderilen çalışmaların büyük oranda elenmesine karşın, kalburun üstünde kalanların miktarı ve niteliği, yabana atılmayacak bir nicelik ve niteliktedir. Bu yıl, İzmir ve İstanbul'da sergi yönetimine verilenlerin nerdeyse iki katı kadarı, Ankara'ya bu çevrenin sanatçıları tarafından gönderilmiştir. Bu ilgi elbette olumludur ve bunun çeşitli ve olumlu nedenleri olmalıdır. Sergilenmek üzere gönderilen çalışmalar incelendiğinde, Batı dünyasının çağdaş eğilimleriyle yakından ilgilenildiği; ayrıca, seramikçilerin heykelciliğe özendikleri de gözlemlenebilmektedir. 

Türk resim ve heykel sanatının nerdeyse 1920'lerden 1960'lara değin bir akademik izlenimcilik, bir André Lhote ve Leopold Levy akademizması kültürü içinde kaldığını, bugün artık kesinlikle bilimsel olarak saptayabiliyoruz. 1960'lardan sonra ise, bugünlere değin, bu kez hemen hemen batı dünyasının tüm sanat akımları ile ilgilenildiği saptanmaktadır. 1970'lerden sonra ise, Amerikan pop'u ve soyut ekspresyonistleri de ilgi odağımıza girmiştir. Kısacası, halen batı ülkelerinde düşünülen ve yapılanlar, artık fazla beklemeden hemen ülkemizde de bir yankı uyandırıyor ve sanatçı çabalarında iz bırakabiliyor. Bunlara ek olarak batı resim kültünün olanaklarını kendi sentezine göre değerlendirip kişisel bir yol arayanlar da var. Bu yılki sergide de bütün bu eğilimleri açıkça gözlemliyoruz. Baskıresim alanında da son yıllarda olumlu çalışmalar yapıldığı görülüyor. Heykel alanındaki çalışmalar, 1965'te düzenlenen Uluslararası Paris Gençler Bienalinde sergilenen deneysel çalışmaların dışına pek çıkmıyor.

Ancak bu alanda çalışanların, işin teknik zorlukları ile nasıl uğraştıkları açık olarak görülüyor. Seramik alanında da, yoğun bir ilginin ve çabanın çeşitli ve yer yer ilginç araştırmalarına tanık olunuyor. 

Serginin genel kalitesi ve başarısı, sanatçılarının ve onu düzenleyenlerin harcadığı çabaların belgesidir. Sergiye katılan sanatçılarımızı, Türk plastik sanatlarının genel birikimine ve güçlenmesine yaptıkları katkı nedeniyle kutluyoruz."
 

63. Devlet Resim ve Heykel Yarışması Sonuçları: