1936 yılında, İstanbul’da Taksim’de doğdum, ilkokulu da günümüzde artık olmayan bir okulda Yenikolej’ de okumuştum. Ortaokul ve liseyi de Osmanbey’ de Saint-Michel Lisesi’nde okudum. Dolayısıyla, çocukluğumda, hem Taksim’i ve Gümüşsüyu’ nu, hem Cihangir’i, hem Beyoğlu’nu ardından da Şişli semtlerini bayağı tanımıştım. Her Cumartesi günü, arkadaşlarımızla, İstiklal Caddesi’ndeki sinemaların birine gider, Orman’dan sıcak sandviç ya da İnci Pastanesi’nde pasta ya da profiterol yerdik. 2,5 liralık haftalığımız da böylece tükenirdi. Gine o yıllarda, annem beni ara sıra Saray sinemasındaki konserlere de götürürdü. Klasik müzikle çok ilgilendiğim için 11 yaşında piyano dersi almaya başlamıştım. 2. Dünya Savaşı’nın karanlık günlerine rağmen, karne ve yokluklara rağmen, rahat bir çocukluk yaşadığıma inanıyorum. Okulda iyi bir öğrenciydim sınıfımı hep “Pekiyi” ile bitirirdim. Saint-Michel’ de de iftihar tablolarına girerdim. Fotoğrafa ilgi duymam lise 2’de iken başlamıştı. Benden 8-9 yaş büyük olan ağabeyim de fotoğrafla ilgilendiği için onun yolundan gitmek nispeten daha kolaydı. O bana çok şey öğretti. 1952’de biriktirdiğim paralarla ilk makinemi satın aldım (REGULA 35 mm) ve İstanbul’u gezmeye başladım. O yıl özellikle, Büyükada’da, Karaköy ve Eminönü civarlarında, Sultanahmet meydanında fotoğraf çekmiştim. 1953 yılında bir LEICA sahibi olmuştum.
Ankara Resim ve Heykel Müzesi'ndeki Eserleri
F-0007-Sevgi
https://www.aydinlik.com.tr/cumhurbaskanligi-odulu-sahibi-izzet-keribar-la-sohbet-kultur-sanat-aralik-2019#3 (Erişim tarihi: 12.02.2021)