Mümtaz Bolmen (1929 - ?)

Biyografi

Çağdaş resim sanatının naif ustası Mümtaz Bolmen İstanbul'da Çiftehavuzlarda doğdu, Üsküdar'da büyüdü. 

Çocukluğunun, ahşap köşklerin sonsuz bahçelerindeki yalnızlıklarda, batı kültürünü özümlemiş duyarlı bir annenin müzik, renk ve güzelliklerle dolu çevresinde oluşturduğu estetik bir atmosferde geçmesi, onun sanatçı kişiliğinin gelişmesine neden oldu. Giderek sanatın büyülü dünyası yaşama tutkusuna dönüşünce, Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'ne girdi. Doğa ile kucak kucağa yalnızlığın kişiyi çoğaltan gizemli dünyasından, insan trajedilerinin sergilendiği tiyatro ve opera yaşamına geçişi, onun sanatçı kişiliğine yeni boyutlar kazandırdı. Ancak giderek artan duyarlıklarına tiyatro ortamı dar gelmeye başladı ve içinde yoğunlaşarak taşan zenginlikleri ifade etmek için yeni yollar arayışı, onu resim sanatına yöneltti. 

Sanatçının doyumsuzca anlam üreten çizgileri ve renkleri tuvallere sığmaz. Yaşamda yüz yüze geldiği gerçeklikleri ve güzellikleri yalnızlığında yeniden üreterek, renge, çizgilere dönüştüren Bolmen, hayranlık ve şaşkınlıkla seyrettiğimiz görkemli tablolarında, yaşamın kaotik senfonisini olağanüstü ustalıkla dile getirir. Onun yapıtları, aklın sınırlarını zorlayan erişilmesi güç gizlerle doludur ve insan fantazi dünyasının renge, desene dönüşmüş ürünleridir. 

Güzeli arama ve yaratma peşinde zamanla yarışan Bolmen, çoğu kez resimlerini sergilemekten ve satmaktan kaçınmıştır. 

Mümtaz Bolmen, ilk kez 1964-65 yıllarında birer tablosu ile Devlet Resim ve Heykel sergilerine katıldı. İlk kişisel sergisini 1966 yılında Ankara'da Fransız Kültür Derneği'nde açtı. İzleyicilerde ilk tepki; yaşamın kaosu üzerine ilk estetik sarsıntı... 

1969 yılında resimlerini alıp Paris'e gitti. Evrensel insanın yaşamsal yazgısı ile bütünleştirmek için, doğunun mistik ve egzotik havasını batıya taşıyan bu naif ressamı, Paris, kucaklayıp bağrına bastı. 

Resim galerileri sahibi Iris Clert, her istediğinde galerilerini Bolmen'e tahsis edebileceğini söyledi. 

Ozan Andre Laude, onun için içten duygularla yüklü bir şiir yazdı. 

Fransız televizyonu, Mümtaz Bolmen ile tablolarını tanıtan özel bir program yaptı ve programda Bolmen "Yunus Emre Oratoryası"ndan özgün parçalar seslendirdi. 

Paris halkının büyük bir hayranlıkla izlediği tablolarında Bolmen, doğaya ve insanlara, tüm dünyaya değişik bir armoni içinde bakıyordu. Renk, çizgi ve desen bir şiir ve müzik ritmi içinde anlam ve içeriği tamamlıyordu. Ve alabildiğine duygular karmaşası içinde denge ve uyum ... Resimlerin yayıldığı yüzey üzerinde armonik bir derinlik ... Klasik ekollere sığmayan özgün bir teknikle yaptığı tablolarını senfonik bir konser dinliyor gibi izliyordunuz. 

Paris' de yayımlanan L' aurore, Le Figaro, Extra Magazin gibi gazetelerde tablolarını öven, onları yeni bir buluş olarak göklere çıkaran yazılar çıktı. 

Bolmen 1971 yılında "Grand Prix" sergisine iki tablosuyla katıldı, bunu 1972 yılında Türk-Amerikan Derneği'nde açtığı sergi izledi. 

Aynı yıl, yeniden Avrupa'da, Portekiz'in Lizbon kentinde büyük yankılar uyandıran bir sergi açtı. Sergiyi izleyen bütün ünlüler, sergi defterine, sanatsal duyarlıklar ve bilimsel gözlemler taşıyan birbirinden özlü yazılar yazdılar. 

Ve ardından 1973 yılında Amerika ve Kanada'da açtığı sergiler... Ve o yıllarda satmadığı tablolarına teklif edilen büyük ücretler ve açık çekler. Mümtaz Bolmen, o hareketli yıllardan bu yana daha da yoğunlaşan bir tempoda, sessizliğin sır vermez dünyasında çalışmalarını sürdürmektedir. 

Resim sanatının evreni, varlığının üstüne giydirilmiş ve onunla bütünleşmiş ikinci bir organizma gibidir. Onun ayrılmaz bir parçası olan özgün sanat atmosferi, sonsuz imge gücünün yarattığı çağdaş mitlerle dolu engin bir fantaziler arenasıdır. Bu nedenle zamanı aşan bir dinamizm gizlidir resimlerinde ... Bir objeden hareketle, yüzlerce objenin birbirini yaratıp anlamlandırdığı resimlerinden herbiri, kendilerine özgü ritm duygusuyla donanmışlardır. Her resmin içerdiği yaşam, akıl almaz göstergelerle doludur ve her göstergenin anlam simgeleri sizi çağdaş mitler dünyasının ritmini duymaya ve yaşamaya çağırır. Örneğin, ölüm bir trapez canbazıdır ve yaşamı ayakta tutmaya çalışır. Analarından yokluğun ve hüzünlerin şarkılarını duyup doğmak ve dünyaya gelmek istemeyen çocuklar, minarelerden ezan sesleri, kiliselerden çan sesleriyle yalvarırlar Tanrı'ya. Ve o, güzelliği göğün alnına yansıyan, eskimeye yüz tutmuş yoksul sesiyle sokak aralarında dolaşan bir kadın, günahlarını satılığa çıkardığı her akşam üstü mahallemizden geçer. .. Eskimiş aşklar, eskimiş ceketler gibidir, biri taş plaklarda saklıdır, biri korkuluğa giydirilmiştir .. Mümtaz Bolmen, o hareketli yıllardan bu yana daha da yoğunlaşan bir tempoda, sessizliğin sır vermez dünyasında çalışmalarını sürdürmektedir. 

Mümtaz Bolmen'in resminde, doğa-insan, insan-toplum çatışmasıyla simgelenen tüm şiirsel öğeler, birer çağdaş mittir ve sergisini gezen her insan, burada gündelik yaşamını efsaneye dönüştürebilir. 

O, resimlerinde evren kadar sonsuz, zaman kadar yaşlı, eski bir mahallede, pencereler doğayı doyumsuzca seyretmekten körelmiş yoksul bir ahşap ev gibi anılarla yüklüdür ... Sanatta ölümsüzlüğü arayan Bolmen, insan trajedisinin anıtlarını evrensel sonsuzluğa taşımaya çalışıyor. O, bize bağışlanmış bizden biridir ... 

Mümtaz Bolmen ressam kimliğinin yanında tiyatro yapan, opera söyleyen, şiirsel dili olan hikayelerini, duygusal ve hümanist yaklaşımları ile kendini ifade biçimleri yaşatan çok yönlü bir insan ... 

Bu insan ki... "MANŞ denizini geçen ilk Türk yüzücüsü" ünvanına sahip .. 

Mümtaz Bolmen çok yönlü sanatçı kimliği ve amatör ruhu ile eserlerini dünyaya tanıttıysa, sporcu kimliği ile de Avrupa'da Türk'ün adını duyurmuş değerli bir insandır... 

Sergiler

1964-1965 Devlet Resim Sergisi 
1966 Ankara Fransız Kültür Derneği ilk Kişisel Sergi
1969 Paris Resim Sergisi (Le Figaro, L'aviore) 
1971 VII. Grand PRIX Enternational D'art Sergisi, Monaco 
1972 Portekiz, Lizbon Resim Sergisi 
1973-1974 Kanada Resim Sergisi 1982 İzmir Fransız Kültür Merkezi Sergisi 
1984 Ankara Fransız Kültür Merkezi Resim Sergisi 
1997 Türk Amerikan Derneği Resim Sergisi 
1999 Ankara Başak Sigorta Sanat Galerisi Sergisi 
2001 İstanbul Vakıfbank Kemal Sunal Sanat Galerisi Resim Sergisi 
2002 Ankara Talih Kuşu Sanat Galerisi Resim Sergisi

Ankara Resim ve Heykel Müzesi'ndeki Eserleri 

R-1670, Gecenin Yüzü 

Kaynakça