1925 yılında Karadeniz Ereğlisi'nde sanatçı bir ailenin çocuğu olarak doğan sanatçının resim tutkusu çok küçük yaşlarda başlamıştır. Babası hattat Kazım Efendi’dir. Duvarlarının resimlerle dolu olduğu bir evde büyümüş, küçük yaşta büyük tuvallere ve duvarlara ünlü ressamlardan kopyalar yapmıştır. İlk ve orta öğretimini doğduğu kentte görmüştür. İlkokul yıllarında ağabeyi ile halkevlerine gidip kitaplardan araştırmalar yapmış, o yıllarda Almanların çıkarmış olduğu kültür dergilerinin resimlerini incelemiştir. Ortaokulu bitirdikten sonra İkinci Dünya Savaşı’nın tüm dünyayı sardığı 1943 yılında Güzel Sanatlar eğitimi almak için İstanbul’a gitmiştir.
Akademiye Bartınlı Kemal Özenci ve Şeref Bigalı ile birlikte kabul edilmiştir. İlk yıllarında Prof. Levi, Şefik Bursalı ve Seyfi Toray’dan desen dersleri almıştır. Türk resim sanatının büyük ustaları Cemal Tollu, Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Nurullah Berk akademide asistan olarak çalışmaktadırlar. 1944 ‘te branşını seçmiş ve Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun öğrencisi olmuştur. Hocası Bedri Rami’nin önderliği ve teşviki ile Onlar Grubu’nun ilk sergisi açılır. Oral, bu sergiye siyah beyaz kilim motifli insan figürü ile katılır. Grubun bir diğer sergisi 1951 yılında Beyoğlu’nda Fransız Konsolosluğu’nda açılır. Sergide Oral’la birlikte Turan Erol, Orhan Peker, Fikret Otyam olmak üzere toplam 21 sanatçının tablosu yer alır. Oral bu kez “Mevleviler”, “Mehter Takımı” ve “Dibek Dövenler” adlı tablolarını sergiler.
Akademi yıllarında tanıştığı, Atlı Köşk’ün o zamanlardaki sahibi, Mısırlı Kral Faruk’un halası İffet Hassan Hanım’ın, özel ressamlığını yapar. Bolu’da resim öğretmenliği yaptığı uzun yıllarda Bolu ve Ankara’da yaptığı Devlet Güzel Sanatlar Galerisi müdürlüğü yılları da her zaman resimle, sanatla içi içe geçmiştir. “Tesadüfi resim” olarak yorumladığı soyut resimle ilgilenmemiştir. Sanatçı resim yapmakla kalmamış, Bolu Güzel Sanatlar Galerisi’ni kurmuştur. Birleşik Ressamlar ve Heykeltıraşlar Derneği’nin kurucu üyeleri arasında da yer almıştır. Ankara’da Zafer Çarşısı içerisinde bulunan Ankara Güzel Sanatlar Galerisi’ni de uzun yıllar (1967- 1990) yönetmiştir.
Sanatçının eserleri birçok galeride ve müzede sergilenmiştir. Tahran Bienali (Onur Ödülü- 1965), Devlet Resim Heykel Sergisi Başarı Ödülü (1974 ve 1985), 50. Yıl Resim Heykel Sergisi ( Başarı Ödülü- 1973) gibi birçok başarı kazanmıştır. Türk resim sanatının güçlü isimlerinden Osman Zeki Oral, köklü doğa sevgisi karşısında peyzajlarında Ereğli ve yöresini tuvallerine aktarmıştır.
Portreleri, natürmortları, ele aldığı diğer konular özünden uzaklaşmadan, sağlam desene dayalı, ayrıntılardan arınmış, temiz bir paletle, Oral’ın tuvallerine yansır. Prof. Nurullah Berk, sanatçı için yazdığı bir yazısında şunları söyler: “Ressam, tabiatı izlerken sadeleştirici, değiştirici bir yorum gücü sezilir. Böylesi eserlerde resmedilenden önce ressamın kişiliği belli olur. Osman Oral’ın tablolarında sezilen özellikle de budur. Hele görünü resimlerinde tuvalin her köşesinde kendini göstererek bir duygululuk sezilir.”
Ankara Resim ve Heykel Müzesi'ndeki Eserleri
R-0002, Ereğli-Bozhane 1968,
R-0446, İhtiyar Çınar,
R-0447, Ereğli Limanı,
R-0448, Ereğli Limanı,
R-0449, Hisarönü İskelesi 1990,
R-0529, Erdemir Limanı,
R-1093, Erdemir'in Doğuşu,
R-1679, Bahçedeki İnci- 1980,
R-1999, Alamana (Kocabaş)1989,
R-2328, Filyos,
R-2767, Manzara Bolu Beş Kavaklar,
R-2796, Bolu Ovası Ve Yedirenler Tepesi
Erzurum Resim Heykel Müzesi ve Galerisi'ndeki Eserleri
Sr-113, Hisarönü Sahili,
Arzu Bulut, Çağdaş Türk Resim Sanatı’nda Onlar Grubu, Yüksek Lisans Tezi, Atatürk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Resim Anasanat Dalı, Erzurum, 2009, syf: 67-69. https://www.atauni.edu.tr/yuklemeler/4041bf33b321aedf3f87769afe272658.pdf
