Cumbalı ahşap konağın bahçesinde sandalyelerine oturmuş ve önlerindeki manzarayı izleyen figürlerin vurgulandığı eserde sanatçı ışık ve gölgeyi kullanmadaki ustalığını bir kez daha göstermiştir. Rumeli Hisarını karşıdan gören, üç katlı ahşap “Şevket Dağ Evi”, aşı boyası ve rıhtımıyla tipik bir İstanbul evi ve bu evin içinde yaşanan hayatının göstergesidir.
Eser mavi, kahverengi, yeşil, pembe, gri, hardal, krem rengi tonlara hakimdir. Eserin sağ tarafına dayalı cumbalı bir evin yarısı çalışılmıştır. Evin katlarında pencereler ve balkon dikkat çekmektedir. Ön planda evin duvarlarına doğru uzanan çeşitli renklerle fondan ayrılan kahve, yeşil, hardal renkli ağaç, ağacın arkasında bir bank, saksıda yapraklı çiçek ve sol bölümde sağ taraftaki evin cumbası ile birleşen, ahşap görünümlü evin çatısının köşesi arasında kalan deniz manzarasını seyreden soyutlanmış üç erkek figür yuvarlak formlu masa üstlerinde gölgelik şeklinde yatay bir direğe bağlanmış bez parçası yana doğru uzamaktadır. Arka planda mavi gökyüzü ile kaynaşan yeşil ağaç yaprakları dikkat çekmektedir. Sanatçı imzası ağ alt köşededir.